8/3/14

sabahları daha bir zor sanki artık .

İkilemler yok aklımda, çelişkiler, "biz ne olacağız?" soruları...
Kafamda oturdu her şey. Babamın bir sözü var "bir tek seni özlüyoruz, başka derdimiz yok." benim de tek derdim bu. Uzaktayım bildiklerimden, alıştıklarımdan. "İnsan her şeye alışır " ya bu da bahane belki.
O kadar uzun zamandır bahane bulamıyorum ki, sadece yokluğuna bağlıyorum gelen geçen huysuzluğumu. 
Zaman geliyor, tek başıma o yatakta uyanmaktan nefret ediyorum. Gözlerimi açmıyorum bilerek, yanımda olduğun zamanları hatırlamaya çalışıyorum. 
Kokun yastığında, nefesin 10 cm ötemde. Saçlarına dokunduğum zamanki his aklıma geliyor, ya da dudaklarına. Rahatsız oluyorsun, sanki uyanacakmış gibi; yüzünü buruşturuyorsun. Düzenli aldığın nefes değişiyor. Sonra kolunu atıyorsun,orada olduğumu biliyorsun çünkü. Gözlerini hiç açmadan, sonsuz güvenle. Kollarında kayboluyorum, öpüyorum gözlerinden seni uyandırmak pahasına bile olsa. Saçlarında ellerimi gezdiriyorum. 
Hani bu aralar diyorum ya sana, " hiç romantik bir şey yapmıyoruz" diye. Aslında ben her sabah senin yanında uyanırken hissediyordum bunu. Hem uyanma hem de hemen uyan , o güzel gözlerinle bana bak istiyordum. Sonra beni öp istiyordum. Sabahları tenin daha farklı kokuyordu. Daha yoğun , daha sen kokuyordu. Saçların daha yumuşak sanki,.
Ben sabahları özlüyorum sevgilim, seni orada öylece bıraktığım için vicdan azabı çektiğim, her gün işten izin almama sebep olacak o sabahlar. O kadar alışmışım ki yanında uyumaya. Hatırlarsın, ilk zamanlar uyuyamıyordum bile. Sanki gerçek değildin, ayardır soğuk bir bilgisyar ekranından gördüğüm, gülümsediğim, sevdiğim sen değildin; ve ben hala koca bir rüyadaydım.
sabahları, en az geceler kadar zor sevgilim.

çok seviyorum, çok!


Whatever happens, don't let go of my hand
Whatever happens, don't you let go of my hand

lets catch up o zaman.

dizi izleme alışkanlığımı anlatayım önce. ardı ardına, gözüm bozulana kadar, başım ağrıdan çatlayana kadar önce diziyi katlederim. daha sonra dizi müzikleri, oyuncular ile ilgili salak saçma şeyler öğrenirim. başka hangi filmlerde dizilerde oynamışlar falan(önemli bir konu).son noktaya geldiğim zaman da rüyamda onlar benim arkadaşım ve sanki ben de oradaymışım gibi hareket ederim. kavga gürültü, barışma eğlenme falan (bu sonuncusu sık sık olmuyor, ama yalan yok. kaç kere başıma geldi )

ORANGE IS THE NEW BLACK

Karı kızın olduğu yerde kavga kıskançlık dedikodu eksik olur mu? Bir sürü karakter, hepsinin ayrı ayrı öyküleri, "nerden nereye" gelen hayatları, ruh halleri vs.
Ben tuttum. Bir de arada cinsellik konusunda kafası karışmış  insanlar var ki, en eğlenceli konulardan biri bana göre.Çelişkiler , depresyonlar, kıskançlık , kavga ...oohh bi de üstüne türk kahvesi söyle!
Bildiğim kadarıyla şu an iki sezon çekildi. İkincisi daha heyecanlı bana göre.

Emmylerde de attırıyomuş sanırım, tam ödüllük.
Tavsiye edilir, yoklukta iyi gider diyelim en azından.





The Office.



bu çifti seviyorum.!

evim evim güzel evim.

İnsanın kendi evinin olması güzel şey.
Bir gece başka bir yatakta uyusan da kalkar kalkmaz geri dönmek isteyeceğin evin; istediğin zaman pasaklı, istediğin zaman gereksiz titiz olabileceğin, arkadaş ağırlayabileceğin bir yer. İş ten çıkıp can ata ata gideceğin yer.
seviyorum evimizi :)