4/3/12

bir vize macerası daha!

Gel gelelim, bu iki-üç haftada neler oldu onları tartışalım,paylaşalım. Huzursuzluk, hayal kırıklığı,gözyaşı, sevinç, "vazgeçilmezimiz" hasret, mutluluk,aynı zamanda hüzün, aşk dolu ; bol iniş-çıkışlı son bir kaç haftaydı.

Vize başvurusuyla başlayalım önce.İnternet aracılığıyla durdura durdura ( bu kısmı ıkına ıkına diye de değiştirebiliriz) yaptığım vize başvurusu, iş yerinden çalıp çırptığım belgeler ve pır pır atan kalbimle ben, %100 panik modunda gittim vize başvuru ofisine. Bilmeyenler için söylüyorum, İngiltere vizesi için başvuruyordum. İşten de izin aldım, sonra beni annemler falan bırakacak işe, onu da ayarladım yani; herşey tamam. Gittim ofise.Tabi her şeyi ayarlamışım ben, bir güzel dosyaya koymuşum önceden. Dedi ki çocuk "tüm belgelerinizi alayım ben." Tabi panik modunda Nazlı, ne anladı bunu? "Pasaportunuzu alayım ben." Sadece pasaportu verdim.Çocukta bi farklı bakış, bir şeyler bekliyor normal olarak. Tekrar söyledi, "tüm belgelerinizi alayım ben.".Bendeki tepki, "pasaport?"  En sonunda sanırım çocuk dedi ki "bu kız gerizekalı" ... Çocuktan gelen tepki "HEPSİ"...Ben tabi salak muamelesi gördüğüm için bozulmuşum ama panik mod daha ağır basıyor falan. Parmak iziydi, resim çekimiydi falan hallettim; işime gittim sonra da.

Neyse günler geçti, kargodan gelecek pasaportumu bekliyorum.Nasıl anlatsam bilmiyorum ; o REFUSAL LETTER başlığını okuduğum anı.Okudum, ondan sonrası biraz bulanık...Başımdan aşağı kaynar sular indi resmen. Tamam kesin değildi o zamana kadar gidip gidemeyeceğim.Ama kurduğun hayallerin yıkılması, bu haberleri birine verirken hissettiklerin...bunlar insanı çok üzen şeyler. Yemek yemedim, çok ağladım.Ama tekrar başvurmam gerektiğini geç de olsa algıladım.

Şimdi işin komik kısmı şu. Ben biletimi çoktan almıştım, patronla da konuşmuştum, paramı biriktirmiş, alışverişimi bile yapmıştım.Pasaportumun bana geri dönmesi için gerekli gün sayısını da hesaba katarak tekrar başvurdum.Tekrar evrak toplamaydı, parmak izi, resimdi , annemleri beni işe bırakmaları için ayarlamak olsun, gerekli her şeyi düşündüm, hallettim.Geriye beklemek kaldı sadece.Hesaplarıma göre, uçak biletimden 1 gün önce belli olması gerekiyordu vizenin.

Arada çok üzüldüm, çok ağladım.Yemek falan yiyemedim.
Ama ne yaptım ettim aldım! :)

No comments: