Okuduğumuz okul göze alınırsa; yüklenmiş onca sorumluluk, yapılması gereken projeler, yüksek not alınması gereken sınavlar ve zamanında teslim edilmesi gereken ödevler arasında dikkatimi dağıtan, beni kendine bağlayan, tamamen kendimi farklı hissetmeme sebep olan bir alışkanlığın pençesindeyim yine; "DEXTER". Önümüzdeki haftalarda Amerika'da 3. sezonunu tamamlayacak dizi kesinlikle diğerlerinden farklı bana göre.
Michael C. Hall sayesinde çok da objektif bir gözle bakamadığım dizi, polisiye hayranlarının kaçırmaması gerekenlerden. Gerek Daniel Licht 'in eşsiz müziği, gerek senaryosu, gerek karakterleri, gerekse Miami manzaraları ile insanı farklı yönlerden etkiliyor. Baş karakterimiz Dexter Morgan'ın zaman zaman söyledikleri Facebook ve msn iletilerinin ilham kaynağı olarak görülüyor, ya da en azından benim için öyle=). Günlük hayatta yaşadıklarımız karşısında verdiğimiz tepkiler ve içimizde bastırdığımız düşünceler arasında zaman zaman ortaya çıkan zıtlığı en iyi şekilde göstermeyi başarıyor. İnsanın Miami'de yaşayası geliyor ne yalan söyleyeyim. "Depresyon ve Anksiyete Bozuklukları"na çok iyi gelen bu dizinin konusundan bahsetmeye başlamayacağım çünkü izlemek gerek, anlatmakla olmaz:P
No comments:
Post a Comment